
Sakarya Orman Bölge Müdürlüğü, “Yanan Ormanlar Nasıl Yeniden Hayat Bulur?” konusuyla Orman Genel Müdürlüğünün açıklamasını paylaştı. Sakarya’da gerçekleşen alanlarda da yürütülen yeniden ağaçlandırma çalışmaları kapsamında ‘Meyve ağaçlarından orman olur mu?, Neden çam ağaçları dikiliyor” işte bu soruların cevabı…
Türkiye genelinde meydana gelen orman yangınlarının ardından, yanan alanların yeniden ormanlaştırılması süreci, bilimsel planlama ve teknik bilgi doğrultusunda yürütülüyor. 186 yıllık köklü bir geçmişe sahip olan Orman Genel Müdürlüğü, orman mühendislerinin uzmanlığıyla, zarar gören alanları en verimli şekilde tekrar ormana kazandırmayı hedefliyor.
Adım adım ormanlaştırma
Yanan alanlarda ilk olarak etüt ve planlama çalışmaları yapılıyor. Ardından, doğanın kendini yenileme gücünden faydalanılıyor. Gerekli görülen bölgelerde fidan dikimi gerçekleştirilirken, yerel türler tercih ediliyor. Aynı zamanda, yangına dirençli türlerin kullanılması da uzun vadeli korunma açısından büyük önem taşıyor.
Bilimsel olmayan müdahaleler
Yetkililer, yanlış zamanda ya da hatalı yöntemlerle yapılan ağaçlandırma çalışmalarının yıllar sürecek emeği boşa çıkarabileceği uyarısında bulunuyor. Bu nedenle tüm müdahaleler, uzman ekiplerce, doğanın döngüsüne saygılı bir şekilde gerçekleştiriliyor.
‘Meyve ağaçlarıyla orman olmaz’
Zeytin, badem gibi meyveli türlerin tek başına orman oluşturamayacağına dikkat çekiliyor. Bu türlerin su, gübre ve bakım ihtiyaçlarının yüksek olmasının yanı sıra; erozyonu önleme ve oksijen üretme gibi temel ekosistem hizmetlerinin sınırlı olduğu belirtiliyor. Bu ağaçlar, Gelir Getirici Tür Eylem Planları kapsamında, orman köylülerinin kalkınmasına destek amacıyla belirli alanlara dikiliyor.
Yasal güvenceyle koruma altında
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 169’uncu maddesi gereğince, yanan orman alanları yeniden ağaçlandırılır ve başka amaçlarla kullanılamaz. Bu anayasal güvence, ormanların sürdürülebilirliği açısından hayati önem taşıyor.