İlçe Merkezi kendi adıyla anılan Ova Marmara bölgesinde, il merkezi olan Adapazarı’na 40 Km uzaklıkta, D 650 Karayolu ile İstanbul-Eskişehir-Ankara Yüksek Hızlı Tren hattı ve Devlet Demir Yolu üzerinde, Samanlı dağlarının güney eteklerinde kurulmuştur. Pamukova ilçesinin yüzölçümü 432 Km2 olup 79.1 rakıma sahip, kuzeyi ve güneyi yüksek tepelerle çevrilmiştir.
Ovanın ortasından akan Sakarya nehri ile ilçe merkezinden geçen karayolu ve demiryolu ilçeye önemli bir ekonomik güç sağlamaktadır. Pamukova doğuda Geyve, kuzeyde Sapanca ve İzmit (Kocaeli), batıda İznik (Bursa), güneyde ise Osmaneli (Bilecik) ile komşudur.
Pamukova ülkemizde eşine az rastlanan ve tarım alanındaki ürün desenleri ile açık hava müzesini andıran bütünüyle kendini tarıma adamış şirin bir ilçedir. Yeşil bir doğaya, yazın sıcak kışın ılık bir iklime sahip olan ilçenin yaz kış demeden, adeta bereket saçan verimli toprağı, kendine özgü iklimi ve doğal güzelliği nedeniyle, tarihin her döneminde insanlığın ilgi odaklarından biri haline gelmiştir. İlçeye bu özelliklerinin kazanmasında rol oynayan iklim unsurları ile birlikte verimli toprak yapısı ve ulaşım kolaylığı tarıma dayalı gelişmiş ekonomisinin ana kaynaklarıdır. Bitkisel kaynakların yanında hayvancılık olarak da azımsanmayacak potansiyele sahiptir.
Arazi kabiliyet ve değer sınıflarına göre 1. ve 2. sınıf tarım alanları büyük ölçüde alüvyal topraklar üzerinde dağılış gösterir. Ovadan geçen Sakarya nehri ve yeraltı sularının varlığı toprakla suyu buluşturma noktasında ilçeye önemli bir avantaj sağlamaktadır. Meyve ve sebze diyarı olan Pamukova hemen hemen bütün meyve ve sebze kalemlerinin ambarı durumundadır. Mikroklima özelliği taşıyan iklimi sayesinde bitki 11 ay canlı kalabilmektedir. Bir yılda 3 mahsülün alınabildiği bir ilçedir. Bitki için yeterli nem yeterli güneş ve toprak kalitesi, bu üç önemli özelliğin bir arada bulunduğu yerdir Pamukova.
Pamukova önceleri sadece kavunu ve soğanı ile tanınmakta iken tarımda meydana gelen teknolojik gelişmelere paralel olarak ürün kalemlerindeki çeşitlilikte sürekli artan bir ivme kazanmaktadır. Pamukova’nın verimli topraklarında 55.000 dekar meyve, 25.000 dekar sebze, 10.000 dekar tarla ve endüstri bitkileri ekilişi yapılmaktadır. Yetişen ürünler içerisinde sofralık üzüm 26.000 dekar ile birinci sırada yer alırken 12.000 dekar ile Ayva ikinci sırada yer almaktadır. Bunu şeftali, zeytin, çilek, buğday, domates, kabak, armut, enginar, barbunya fasulye, kavun, karpuz, karnabahar, lahana, biber, yem bitkileri, fındık, kereviz gibi subtropik kuşak dışında yetişen tarım ürünleri takip etmektedir. Pamukova seracılık ve süs bitkileri alanında da oldukça iddialıdır. Futbol sahaları için çimler yine Pamukova’nın verimli topraklarında yetişmektedir.
Geniş coğrafi varlığı, tarımsal ürün çeşitliliği ve öteden beri yapılagelen çiftçilik faaliyetleri ile kendine özgü bir ilçedir. Yetişen ürünlerin tat ve lezzetleri Pamukova menşeini hemen belli eder. Pamukova çiftçisi teknik tarımı sürekli zorlayan her daim eğitime aç bir bilince sahiptir. Hepsinin ortak amacı en az masrafla en yüksek ve en kaliteli verimi elde etmektir.
Sorun Ne?
Günümüzde artan dünya nüfusu önümüzdeki yıllarda ciddi gıda sorunlarına yol açacaktır. Bir yandan tarım topraklarında meydana gelen yapılaşma, sanayileşme sorunları diğer yandan kirlenme, tuzluluk, erezyon ve çoraklaşma tarımsal üretimin geleceğini ciddi anlamda zora sokmaktadır. Tarıma elverişli toprakların sınırlı olduğu düşünüldüğünde bu durum yakın gelecekte sorun olarak karşımıza çıkacaktır. Tüm dünyada tarıma elverişli topraklar her geçen gün azalırken tarımsal üretimde kullanılan su da ya azalarak yada kirlenerek aynı kaderi paylaşmaktadır. Toprak ve suyun yanında tarımsal üretimin diğer ana unsuru iklimdir. Ancak küresel ısınmanın bir etkisi olarak iklimlerde meydana gelen düzensizlikler üretim yapmayı zorlaştırmaktadır. Tarımı meydana getiren bu 3 unsur azalırken veya kullanılmaz hale gelirken artan nüfus ve ihtiyaçlar dengeyi bozmaktadır.
Pamukova için ne yapmalıyız?
Bu karmaşık sarmaldan kurtulmak için yapılacak tek şey verimlilik ve kaliteyi en üst seviyeye çıkarmaktır. Ancak verimliliği arttıralım derken sahip olduğumuz kaynakları tüketmemeliyiz.
Tarımsal amaç ve stratejiler belirlenirken kaliteden ödün vermeden üretimi arttırmak, bununla birlikte tarımda sürdürülebilirlik esas alınmalıdır. Özetle verimliliği arttırmanın yolu ar-ge çalışmalarına ağırlık verilmesi ve sürdürülebilir tarım politikalarının uygulanması ile gerçekleşebilir. Bu noktada ar-ge çalışmalarına ivme kazandırması için Sakarya ilimizde Ziraat Fakültesinin kazandırılması yasal bir zorunluluk haline gelmiştir.
Ülkemizde olduğu gibi Pamukova’mızda da küçük üreticiler ağırlıklı paya sahiptir. Bu nedenle maddi ve manevi anlamda küçük üreticiler desteklenmelidir. İlçemizde tarıma uygun ekim/dikim alanları son sınırına ulaşmıştır. Endüstrileşme baskısı altında tarım alanlarında önemli daralmalar meydana gelmeden önlemler alınmalıdır. Biyolojik çeşitlilik açısından oldukça zengin bir İlçe olan Pamukova bunları hak etmiyor.
İlçenin topraklarının ve çiftçinin inancının tükenmemesi için toplumun her kesminin bu denli eşsiz bucaksız güzelliklere sahip Pamukova’ya sahip çıkması dileğiyle…