
Marmara Bölgesi’nde bulunan Gemlik Körfezi’nde yaşanan depremlerin ardından Dr. Ramazan Demirtaş’tan kritik deprem uyarısı geldi. 960 yıldır suskun olan İznik-Mekece fayına dikkat çeken Demirtaş, bu fay hattının 7.0 büyüklüğünde deprem potansiyeli taşıdığını belirterek Sakarya'nın da aralarında bulunduğu bölge için uyarıda bulundu..


Balıkesir’de yaşanan peş peşe depremler sonrası büyük Marmara depremi ile ilgili kritik uyarı yapıldı. Gemlik Körfezi’nde meydana gelen 3.4 büyüklüğündeki depremin ardından deprem jeolojisi uzmanı Dr. Ramazan Demirtaş, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın İznik-Mekece segmentine işaret ederek, bu hattın çok ciddi bir tehlike barındırdığını söyledi.Özellikle Bursa, Yalova, Sakarya ve çevresindeki kentler için ciddi bir tehdit oluşturduğu bildirildi.

960 YILDIR SESSİZ FAY! BÜYÜK TEHLİKE KAPIDA
Dr. Ramazan Demirtaş’ın açıklamalarına göre, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın İznik-Mekece segmenti son olarak 1065 yılında büyük bir deprem üretmişti. Aradan geçen 960 yıl boyunca sessiz kalan bu fay parçası, ciddi ölçüde enerji biriktirmiş durumda.
Uzman uyarısında, bu segmentin Marmara’daki diğer faylardan daha yüksek risk taşıdığını ve 7.0 büyüklüğüne ulaşabilecek bir deprem üretme ihtimali bulunduğunu vurguladı.
MARMARA’DA YAŞANAN KÜÇÜK DEPREMLER BÜYÜK DEPREMİN HABERCİSİ Mİ?
Son dönemde Gemlik Körfezi ve çevresinde sıkça yaşanan küçük depremler dikkat çekiyor. Aralık ayında Mudanya açıklarında meydana gelen 5.1 büyüklüğündeki sarsıntıdan bu yana bölgede artçı niteliğinde birçok deprem kaydedildi.
Dr. Demirtaş, bu kümelenmelerin İznik-Mekece segmentini tetikleyebileceğini ve bunun da olası büyük bir depremin hazırlık süreci olabileceğini ifade etti. Olası 7.0 büyüklüğünde bir depremde, 100 kilometrelik bir yarıçap içinde kalan tüm yerleşim yerlerinde ağır yıkımlar yaşanabileceği belirtiliyor. Bu senaryonun özellikle Bursa, Yalova, Sakarya ve çevresindeki kentler için ciddi bir tehdit oluşturduğu bildirildi.
Dr. Demirtaş, deprem risk azaltma planlarının vakit kaybedilmeden devreye alınması gerektiğini ve bölgedeki yerel yönetimlerin bu konuda hızlı adımlar atmasının hayati önem taşıdığını söyledi.